Anadolu ve Trakya orman kuşağını bir zamanlar yoğun olarak kaplayan kurak meşe ormanları pek çok nadir ve nesli tehlikedeki canlının yaşam alanıdır. Günümüzde palamut meşesi (Quercus ithaburensis) ormanları palamutların hasat edilmesi nedeniyle yerelde korunmaya devam ediyor. Öte yandan meşe ormanları Türkiye genelinde mera olarak kullanılıyor. Bu ormanlarda meşe türleri diğer ağaçlarla birlikte karışık orman dokusu oluşturuyor. Meşe ormanları bugün ticari kızılçam ve konvansiyonel zeytin dikimlerinin çoğalması nedeniyle tümüyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Tarkan’dan İzmir’in Gediz Deltası’nın UNESCO Dünya Doğa Mirası Olması için destek!
Doğaya duyarlılığıyla bilinen Tarkan Tevetoğlu, seslendirdiği video ile İzmir’in Gediz Deltası’nın UNESCO Dünya Doğa Mirası ilan edilmesi için destek çağrısında bulundu. Gediz Deltası’nın doğal güzelliklerinin ve deltada yaşayan canlı türlerinin dikkat çektiği videoda Gediz Deltası’nın korunması gereken bir doğal alan olduğunun altını çizen Tarkan yaptığı açıklamada, “Gediz Deltası UNESCO Dünya Doğa Mirası ilan edilmeli ve içindeki canlılarla birlikte koruma altına alınmalı. Tüm yetkililerin bu olağanüstü doğa alanının korunması için üzerlerine düşen görevi yerine getirmelerini, Gediz’in bir dünya doğa mirası olması için gerekeni yapmalarını temenni ediyorum. Çünkü Gediz, doğanın bize emanetidir. Gediz mirasımızdır.” dedi.
Ege’de yağmur, binlerce yıldır devam eden zeytin kültürünün var oluş nedeni. Bu alanlarda üretim yağmura dayalı olarak yapılıyor. Olgunlaşıp yağmur ve rüzgarla yere düşen zeytinler önce tek tek elle toplanıyor. Dalında kalan zeytin taneleri sırıklar yardımıyla hasat ediliyor. Yabani zeytin deliceye yerli zeytin türlerinin aşılanmasıyla açılan zeytin ormanları, telle çevrilmiyor. Zeytin ormanlarında kimyasal gübreler ve zehirler kullanılmıyor, toprak ağır tarım makineleriyle sürülmüyor. Pek çok hayvan zeytin ağaçlarının altında otluyor, dolaşıyor. Ege’nin zeytin ormanları tüm bu özellikleri sayesinde biyolojik çeşitliliği destekliyor ve bölgede yaşayan yüzlerce canlı için yaşam alanı olma özelliği taşıyor.
Meşe ormanlarında güz. Güneş, Anadolu’dan uzaklaşırken meşe ağacı üşüdüğünde, güzün geldiğini anlar. Orman. Ana rahmine düşen palamutları sarıp sarmalayarak.
Doğa Derneği, 2017 yılından beri meşe ormanlarında biyolojik çeşitliliği destekleyen doğa kültürünün araştırılması, meşe ormanlarının korunması ve restorasyonu için çalışıyor.
Şehir hayatından ve çalışma temposundan bunalan Bekir, avcılık yapıp kafa dağıtmak için memleketine gider ve vurduğu kuşların başına açacağı dertleri düşünmeden onları avlamaya başlar. Yönetmenliğini Bedir Afşin’in, senaristliğini Bedir Afşin ve Bünyamin Duranoğlu’nun üstlendiği filmin başrollerini Şahverdi Ali Eren, Sencar Sağdıç, Fatma Öney, Fatih Sönmez, Turgay Atalay, Tolga Kurtunay, Nursel Çeliktürk ve Ergül Coşkun paylaşmaktadır.
40. Montreal International Film Festival
Evliliğinin ve ev işlerinin arasında sıkışmış bir kadının dikiş makinesini pedallayarak özgürlüğe kavuşma hayali.
2. AFSAD Kısa Film Yarışması, Kurmaca Dalı, En İyi Film Ödülü. 2018
2. Bornova Belediyesi Kısa Film Yarışması, Mansiyon Ödülü. 2018
29. İstanbul Kısa Film Festivali, Kurmaca Dalı, Jüri Özel Ödülü. 2018
14. Boston Türk Belgesel ve Kısa Film Yarışması, Kısa Film Yarışması, Jüri Özel Ödülü. 2019